Yaşam Bir Hesaplama Olabilir (26.08.2022) - Yaşam Takımları™

Yaşam Bir Hesaplama Olabilir (26.08.2022)

O zaman düz yazıdır, o zaman sıradandır, o zaman aritmetiktir, o zaman mantıktır. Fakat her şey kurudur; çiçek yok, dans yok, şarkı yok. Kişi yaşamaz sadece sürüklenir. Fakat yaşam  şiir gibi, aşk gibi, müzik gibi, kutlama gibi yaşanabilir.  Ve onu nasıl yaşayacağımız bizim seçimimiz. 

Her iki alternatifte her zaman açıktır. İnanlık özgür olarak doğar. İnsan bir kalıpla doğmaz. Eğer kalıp olsaydı, özgürlük olmazdı. Eğer kalıp olsaydı, insan bir makine olurdu. Bir araba uçak olamaz, bir uçak bilgisayar olamaz, bir bilgisayar fırın olamaz.

Onların kendi kaderleri vardır,  her şey belirlidir, önceden belirlenmiştir;  onlar belli bir programı takip etmek zorundalar.

Fakat insan bir makine gibi doğmamıştır;  insan mutlak özgürlük olarak doğmuştur.  Her adımda seçmek zorundadır. Ve bu en temel seçimdir; bir düz yazı gibi  ya da bir şiir gibi yaşamak,  mantık gibi ya da aşk gibi,  matematik gibi  ya da müzik gibi,  madde gibi  ya da bilinç gibi, sıradan bir hayat yaşamak veya bir saadeti yaşamak.

Bunun farkında ol ve özenle, sebat ederek seç, akıllıca seç. İnsanlar küçük hayatlar yaşarlar, çok sıradan, bir özelliği ve anlamı olmayan, coşku olmayan, sürpriz olmayan.

Onlar basitçe tekrarlayan bir döngü içinde hareket ederler, doğumdan ölüme her gün tekrar tekrar aynı şeyi yaparlar.

Bu yaşamak için doğru yol değildir. Bu intihar etmenin yavaş bir yoludur. Yaşamanın doğru yolu her zaman keşfetmek ve her zaman yıldızlara ulaşmak.

O zaman hayat her an çok fazla sürpriz getirir ve her an öyle yenidir ki hiçbir şey düşünemezsin: onu karşılamak zorundasındır.

Tıpkı dışarıda bir güneş olduğu gibi, içeride de bir güneş vardır. Dışarıdaki güneş doğar ve batar fakat içerideki güneş her zaman oradadır. O asla doğmaz, asla batmaz; o sonsuzdur. İçsel ışığı ve onun kaynağını bilmediğimiz sürece karanlıkta yaşarız.

Mümkün olan her çabada içeri doğru ilerle. Başlangıçta güçtür ama sadece başlangıçta. Bu tıpkı herhangi bir sanatı öğrenmek gibidir. Yüzmeyi öğrenmek başlangıçta zordur fakat bir kez işin püf noktasını öğrendiğin an çok kolaydır, kişi daha sonra neden bu kadar zordu diye merak eder.

O sadece nehrin, gölün, denizin okyanusun üzerinde yüzer. Hiçbir şey yapmaya gerek yoktur. Ve içeride bu şekilde gerçekleşmeye başlar. Sadece başlangıçta biraz çaba gerekir, küçük bir mücadele. Yakın zamanda kişi, içeri doğru hareket eden nehirde basitçe yüzebilir. Ve o seni daha da çok ışığa, manevi güce ulaştırır.

Biz saadetli olmak için doğduk, bu bizim doğuştan hakkımız. Fakat insanlar öyle aptaldır ki doğuştan kazandıkları haklarını bile talep etmezler. Diğerlerinin sahip oldukları şeylerle daha çok ilgilidirler ve o şeylerin peşinden koşmaya başlarlar. Asla içeri bakmazlar, asla kendi evlerinde aramazlar.

Zeki insan arayışına kendi içsel varlığından başlayacaktır,  çünkü ben içimde ne olduğunu bilmediğim sürece nasıl bütün dünyayı aramayı sürdürebilirim. Bu çok geniş bir dünya. Ve içine bakmış olanlar onu hemen, birdenbire bulmuşlardır. Bu bir kademeli ilerleme meselesi değildir, bu ani bir olgudur, ani bir aydınlanma.

SEN SEÇ !

İster derin ve değerli bir kayıp inci…

İstersen bir dedikodu parçası…



Abone Ol
Bildir
0 Yorum
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
0
Düşüncelerinizi merak ediyoruz, lütfen yorum yapın.x