Havada Süzülen Kuş

Bir avuç et, birkaç dal kemik ve hafif bir esinti ile bile savrulup gidecek tüyler… Bir ağırlığı yok varlığımın, yokluğum da kimler beni hatırlar ki?
Koca masivada varlığımla yokluğumun terazideki karşılığı birbirine ekvan, benliğim ise hiçliğe… zerrelerden bir zerredir benim zübdem.
Niçin anlamıyormuş gibi bakıyorsunuz, tanımıyor musunuz bu kelimeleri? Çalıntı değil onlar bu memleketin kendisidir onlar. Nasıl olurda el gibi karşılarsınız onları idrak edebilmiş değilim!
Pek tabii ben uzaklardan geldim buraya, yalnız bahsettiğim uzaklık mekanlardan değil zamanda mütevellit. Geçmiş zamanları kanatlarımın ucunda taşıya taşıya geldim ben bu güne. Eskiyim ben, çok eskilerden… bağışlayın. Öyle süzülüp gitmişim ki yıllarca zaman ne zaman bilmiyorum, öyle kaptırmışım ki yalnızca konuşmaya, anlayan ve dinleyen var mıdır yok mudur önemsemez olmuşum. Sanki, sanki yalnızca konuşmak kafi halbuki muhatabın anlayışı muhabbetin kıymetinin tecellisidir. Tecelli –ortaya çıkış- demek istediğim muhatabım beni anlayacak biri ise o vakit kıymetli bir muhabbet orta çıkar.
Şimdi söyleyin bana benden şahitlik etmemi istediğiniz bir ilham var peki bunu üzerine söyleyeceklerimi anlayıp uygulayacak mısınız? Anlar ve yaparsanız âlâ ya anlamazsanız o vakit ben boş lakırdı eden bir kuş üstelik yaşlı bir kuş olmaz mıyım?
Pek tabii, şimdiki zamane kelimeler ile anlatmalıyım, anlamanın kıymeti hatrına.
Yukarıdan bakınca pek çok şey görürsün fakat anlam veremezsin. Yukarıdan sadece bedenler ve hareketler görünür. Sesleri duyamazsın, kokuları alamazsın ve duyguları hissedemezsin. Sevinçli gözleri kederli gözlerde ayırt edemezsin yukarıdan çünkü gözler nadire çevrilir göğe. Gözler başka gözlerle konuşmak için vardır sanki. Tıpkı dudaklar gibi ve tıpkı yürekler gibi.
Cesaret edemez hiçbir kuş kendinden olmayanın gözüne bakmaya. Dağı bayırı aşar yaz kış demeden sudan ateşten gocunmadan uçan kuşların da korkuları vardır. Ürkekliğimizle de nam salmışızdır. Ödleğiz işte! İmrenilen özgürlüğümüze ödediğimiz bir bedeldir bu belki de.
Benim baktığım yerden her şey güzel görünür. En kanlı savaşlar al al eder toprağı, salgın hastalıklarla olduğu yerde soğuyan bedenler sıcak gelir gözümüze. Ve ölüm dehşet vermez bize zira yukarıda esen rüzgar yerdekinden daha kuvvetlidir. Kendi derdimiz ne kadar küçük olursa olsun yerdeki dertlerden uzak olduğumuz için yere, gökteki en küçük varlık yerdeki en büyük varlıktan daha büyük görünür gözüme. Bu sebepledir ki size doğru şahitlik etmek isterken yanlış yapmadığımı nerden bilebilirim ki!
Bu sebeple size şahitlik edemem fakat bir tavsiyede bulunabilirim. Gerçek, kurulu samimi bir bağ ile ifşa eder kendini ve güvenle ulu orta gösterir aslını. Doğruyu istiyorsanız o insanlara daha yakın olan biri ile konuşun. Onların muhabbetlerine bizzat ve yakından şahit olan biri ancak doğruya ulaştırır sizi.
Kim olabilir bu?
Alevlerin isinden kararmış şömine!
Raside hanım emeğine yüreğine sağlık. Uzun bir aradan sonra yazınızı okumak güzeldi. Teşekkür ederim
Emegine sağlık kalemin keskin olsun
Sevgili Raca yazıların bir kulu dahi dile getirip onun hayal ve ne dediğini bu kadar anlatan güçlü bir kalem.Düş Akla,Akıl yüreğe,yürek te kaleme vurmuş çok belli ben müziğini seçimine bu kocaman dünyana benide dahil ettiğin yazıların için teşekkür az kalır yürü ve Racam harikasın sevgilerimle
Su gibi akıp giden bir yazı müziği ile harika bir okuma keyfi yaşadım. Kaleminiz okumayı çok sevdirecek türden. Çok teşekkürler
Bilinç akışı pek güzel
Ellerine sağlık Raside haním
Emeğine, kalemine sağlık Raşide, su gibi akıp giden yazı içindeki teşekkürler …
Teşkkürler bekliyordum yazılarını gelmiş olmalarına sevindim <3
Ellerine sağlık Raşide ✨