Kervanlar

Yaşam Takımları Logo
Kinha
Endless - Mark Eliyahu
Loading
/

Yaşlı sahafın dükkanında eski kitaplarla birlikte yaşayan türlü türlü eşyalar, usturlap, rubu tahtası, kum saatleri, mercekler, zemberekli saatler ve ne işi yaradığını bilmediğim sarkaçlar vardı. Arkada küçük masa üzerinde kurtların kemirdiği el yazmaları için ilaçlar, kalemler mürekkepler fırçalar karalanmış saman kağıtları ve el fenerleri. Hep birlikte keşmekeş olduğu kadar eski bir hikâyenin sihrini taşıyordu.

Her daim hissettiğim kokunun sedir ağacı olduğunu öğrendim. Kıvrımlı dumanlar üst raflara doğru tırmanıyor antik eşyalar arasında saklanmaya çalışıyordu ki buradaki her eşyanın bir hikâyenin izi olduğunu öğrendim. Bundan ilham aldığımı ve bir gün böyle bir şeyi yapacağımı söyledim. Yaşlı sahaf “ilham mı heves mi?” diye bir soru işareti sıkıştırdı araya. Kitaplık kenarlarında asılı tablolardan birini işaret etti. Bir Kil tabletin çok eski bit fotoğrafıydı. “Hikayemizin izi” dedikten sonra iki fincan çay istedi.

Heves ilham arasındaki farkı nasıl bilirsin” diye sormuştum ki çaylar geldi.  Düşlerin yedi ağacından biridir İlham. Düşlerin ustasından öğrendiğim kadar anlatayım sana, Merakla tanışmak istiyorum, Elbette tanışacaksın, doğru bir merakın varsa.  Hikâyeden önce bugün ilham ile merak arasındaki bağı konuşalım istersen.

Düşler ile gerçek arasında yedi ağaç büyütmen gerekir. Bu ağaçlardan ilkidir “merak”. Hiçbir başarı planı merak işini çözmeden sonuç vermeyecektir. Neyi merak ediyorsun? Daha çok neyin merakı içindesin? İki meraktan biri ile besleniyorsun. Çeldirici merak ya da keşfedici merak. Birinde öğrendiğin şeylerin sana bir yararı olmayacak ama zararı olabilir ki bunlara marazi merak da denilebilir. Diğerin de seninle yarına gelen ve yarınını inşa eden bilgiler vardır.

Merak keşfedici olduğunda ilham kaynakları görünmeye başlar. Merak marazi olduğunda insan anlık zevkler ve keyiflerle şimdiyi yaşar ve şimdiden ayrılınca yanında götürebileceği hiçbir şey bulunmaz. İşte insanın ilk ağacı. Neyi merak ediyorsun? Elmanın tadını mı? Yoksa Elmanın nasıl yaratıldığını mı?  Marazi ya da keşfedici! İşte senin yazgını belirleyecek. Hangisinde yaşıyorsun?  Zihnin neyi bilmek istiyor? Neyi merak ediyorsan yarın onu bilmekle kalmayacaksın onu yaşayacaksın? Merak sadece bilmek istemek değildir, merak ettiklerin yaşamına davet ettiklerindir.

İşte delikanlı! Bu merak var ya keşfeden olduğunda keyiflerin yerini derin hazlar alır. Zihninde bu hazzın köklerini bilme ve insanlara anlatabilme isteği yer alır. Meraktan derin bir hazlara, hazlardan ilham dediğimiz “düşünce ve kalbin ortak eserlerine” geçiş yapılır.  Marazi merak sahipleri ilham alamazlar ve veremezler. Çünkü onlar anları tüketir ve zamanın içini boşaltırlar. Günün birinde geriye döndüklerinde “hiçbir iz yoktur, ilham veren bir hikâyeyi arayıp bulabileceğin”

Anı yaşamak değil mesele! Anların farkında ol! Anların da içinde olduğu daha büyük bir şeyi yaşa!  Geçmişin iyi anılardan nefes al, şimdiye nefes ver, yarına yürü! Bütünü yaşa! Neyi merak ediyorsun?  Yarın olduğunda ondan fazlasını bulamayacaksın?

Merak ilhamdan önceymiş. Yaşlı sahaf anlattığında o gün çok ilgilenmedim. Ben anlatacağı hikâyeyi merak etmiştim. 

Çöllerin birinde uzak bir tarihte Asurlular zamanında Kanes adında bir kent vardı. Bu kentte Tamkarun diye çağrılan bir tüccar yaşıyordu.  Tüccar zengin olmuştu. Etrafındakiler de zengin olmaya başlamıştı. Tüccarın etrafındakiler kralın etrafındakilerden daha zengindiler. Kralın komutanlarından biri bu zengin tüccar hakkında kralı uyardı. Bizim güvenliğimiz altında, bizim de payımız olmalı yaptığı işlerde dedi. Kral pek umursamadı önce. Çünkü tüccarlar sayesinde kent gelişiyor, yeni kentler kuruluyor, uzak ülkelerin türlü türlü malları kervanlarla şehirlerine geliyordu. Mısır şehirlerine pek gitmezdi bu kervanlar. Mısır da firavunlar kervanların mallarının yarısına vergi olarak el koyuyordu. Mısırda kralların taştan anıtları yükselirken, Asur ülkesi dükkanlarla genişliyordu. Asurlular ’da zenginlik Mısır da Roma da korku yayılıyordu. Kral Tamkarunu bir zaman sonra sarayına çağırdı. Ona zenginliği sordu?

Kralın etrafındakilerden daha zenginsiniz bu nasıl oluyor dedi?

“Zenginlik tüccarlarda olmalı kralım” dedi Tamkarun.   Kralın komutanı sinirlenir gibi oldu. Kral ticarete meraklıydı. Tüccarları dinlemeyi severdi.  Neden diye sordu.

“Çölde kervanlar konakladığında, geceleri ay ve yıldızlar altında anlatılan hikayeleri bilir misiniz? Şehirleri ipek, gümüş, baharat ve altınlarla dolduran bu kervanların hikayecileri ne anlatır bilir misiniz?

Yaşlı sahaf hikayesini burada dinlendirmek ister gibi, “istersen önce sen düşün?” O kervanların hikayecileri ne anlatıyordu?

🍃🍃🍃 devamı Kinha


Yaşam Takımları™ sitesinden daha fazla şey keşfedin

Subscribe to get the latest posts sent to your email.

Bir Cevap Yazın

7 Yorum
Beğenilenler
En Yeniler Eskiler
Satır İçi Geri Bildirimler
Tüm yorumları görüntüle
Erhan Bozkurterhan
3 yıl önce

Merak, ilham odasının bir anahtarıdır.
Teşekkürler ustam emeğinize sağlık

Rukiye Çelik
3 yıl önce

Anít yapmak deyilde ayní hislerle gúzel anílarla yol almak daha başarılı bunu anlamís kral .Eline emeğine sağlık Ustam

Urkiye Kartal
3 yıl önce

Teşekkürler usta!

Ebru Özkılınç
3 yıl önce

“Ilham mı, heves mi”…Çeldirici merak ve keşfedici merak… çok güzel bir sayfa gelmiş…
Kaleminize emeğinize sağlık 👏👏👏

Urkiye Kartal
3 yıl önce

Düşlerin ustası 2yi okudum ve paylaştım merak konusu çok kişinin işine ve farkındalığını arttıracağına inanıyorum marazi merak yada keşfedici merak hayatta daha çok dikkat etmemiz gereken bir olma durumu teşekkürler Bünyamin bey

Urkiye Kartal
3 yıl önce

Düşlerin ustası 2yi tekrar okudum ve paylaşımlarımı yapıyorum çok teşekkür ederim usta

Rukiye Çelik
3 yıl önce

Teşekkürler Ustam

7
0
Düşüncelerinizi merak ediyoruz, lütfen yorum yapın.x